Dün akşam öğrendim. Çarşıdan geldikten sonra, Şahin arayınca. Üzüldüm. Bir ayrılık, alışmışlığın ve sevginin verdiği bir duygu üzdü beni. E amcam o benim. Çok masumdu. Hatasızdı. Çünkü bilinçli bir hata yapamazdı. Bilincini yani aklını, belki de çok ihtiyaçları olduğunu düşünerek, komutan ya da komutanlarına bırakmıştı. Hala bilmem, niçin bir insanı akli dengesini bozacak kadar dövme nedenlerini. Hala anlamam ana-babanın evlatlarını, can parelerini teslim ettikleri bir insanın hem de komutan diye bir insanın bu cürmü nasıl işleyebildiğini. Şimdi roller değişmiştir herhalde. Amcacığım, bakalım bizim akıl alan komutanlar! akli dengesi yerindeyken etrafına faydası, ahlakı ve yaptığı hayırlı işlerle anılan; akli dengesi kayıp bir şekilde de yıllarca yaşayarak inşallah geçmiş günahlarının bedelini daha bu dünyada ödeyerek ahirete alnı açık giden bu askere karşı nasıl bir duruş sergileyip nasıl bir ödeme planı düşünmüşler. Bildiğim kadarıyla orada taksitler sonsuza kadar uzayabiliyormuş. Sevgili amcacığım. evet roller değişti. "Gerçek üst Allah(cc) katında üst olandır." düsturunun perdesiz yaşandığı yerdesin.
Yaşlı anne- babasını evinde onun için yaptırdıkları küçük bir odada hayatta iki vazgeçilmezi belki de tek zevkleri olan sigara ve çayı ile gününün ekserisini bu odada geçiren bir insan. Belkide biri yalnızlığına biri de bilmediğimiz sıkıntılarına iyi geliyordu o iki vazgeçilmezi. Hatırlarım da eline geçen parayla bize aldığı lokumu, inanın o lokumun tadını tatlılarıyla meşhur yerlerde dahi bulamadım. Belki de bu unutulmaz tad onu bütün servetiyle almasındaki samimiyetin katkısıylaydı.
Ömrümde bir kez sinirli gördüm onu. Henüz küçüktüm o zaman. Ama hatırlıyorum da o halinde dahi babamın, yani abisinin müdahalesiyle dinivermişti o denizin taşkınlığı. Bu yönüyle çogu insandan daha akıllı olduğunu söyleyebilirim.
Ve şimdi gitti. Sıralamayı hiçe sayarak, daha ana, baba, abileri dünyanın çileleriyle uğraşırken , sessizce vatan-ı aslisine; dostun, yar'ın, ceddin yanına gitti. Uğurlar ola amcacığım. Tekrar görüşmeyi beklesem de görüşme zamanını bilemiyorum. Belli mi olur, belki yarın belki de yarından da yakın.
Yaşlı anne- babasını evinde onun için yaptırdıkları küçük bir odada hayatta iki vazgeçilmezi belki de tek zevkleri olan sigara ve çayı ile gününün ekserisini bu odada geçiren bir insan. Belkide biri yalnızlığına biri de bilmediğimiz sıkıntılarına iyi geliyordu o iki vazgeçilmezi. Hatırlarım da eline geçen parayla bize aldığı lokumu, inanın o lokumun tadını tatlılarıyla meşhur yerlerde dahi bulamadım. Belki de bu unutulmaz tad onu bütün servetiyle almasındaki samimiyetin katkısıylaydı.
Ömrümde bir kez sinirli gördüm onu. Henüz küçüktüm o zaman. Ama hatırlıyorum da o halinde dahi babamın, yani abisinin müdahalesiyle dinivermişti o denizin taşkınlığı. Bu yönüyle çogu insandan daha akıllı olduğunu söyleyebilirim.
Ve şimdi gitti. Sıralamayı hiçe sayarak, daha ana, baba, abileri dünyanın çileleriyle uğraşırken , sessizce vatan-ı aslisine; dostun, yar'ın, ceddin yanına gitti. Uğurlar ola amcacığım. Tekrar görüşmeyi beklesem de görüşme zamanını bilemiyorum. Belli mi olur, belki yarın belki de yarından da yakın.
mekanı cennet olsun inşaallah.
YanıtlaSilallah rahmet eylesin. cennette de bir birinize kavuştursun sizleri.
YanıtlaSiltebdil-i mekan, vazifeden paydos, terhis, azad, zindan-ı dünyadan bostan-ı cinâna ilh....
Allah rahmet eylesin.
YanıtlaSilCennette,havz-ı kevserde birleştrsin hepimizi,Peygamberimizin sancağı altında.
Allah rahmet eylesin,Efendimiz (s.a.v.)'in şefaatine nail olsun inşaAllah...
YanıtlaSilAllah rahmet eylesin,kalanlara sabır versin.Mekanı cennettir inşallah...
YanıtlaSilallah rahmet etsin fatih.
YanıtlaSilinşallah anne-babasına ve sizlere şefaatçi olur.
Ufak bir oda.. Bir çay bir de sigara...
YanıtlaSilUzletin farklı bir tezahürü, yakınlaşmanın adı konmamış çilesiydi belki de...
Allah Rahmet Eylesin...
Okuduğumda " gönlüm " hoş bir insanmış bu dedi, hiç tanımadan, bilmeden hem de...
rahmet temennileriniz için çok teşekkürler.bu sayede yazı da amacına ulaşmış oldu.
YanıtlaSil