Aksa etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Aksa etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

10 Ekim 2023

Aksa Tufanı

Son günlerde en çok konuşulan konu hiç şüphesiz Hamas’ın 7 Ekim’de İsrail’e karşı başlattığı Aksa Tufanı Operasyonu. Bu gayet tabii. Zira başta İslam alemi olmak üzere dünyanın geri kalanının önemli bir kısmı için de son derece önemli ve kutsal bir bölgeden bahsediliyor.

Nemrut'un emriyle Hz. İbrahim'i yakmak için oluşturulan alevlere karşı yürümüş bir karınca, ağzında bir damla suyla; "olsun" demiş, "hiç olmazsa hangi taraftan olduğum anlaşılır." Bu misaldeki gibi öncelikle ben de kendi tarafımı belirliyeyim. Hiç şüphesiz Filistinlilerin haklılığına en ufak bir itirazım olamaz. Ve bu mücadeleyi veren her bir Müslüman kardeşimin başımın üstünde yeri var. Bu yolda şehit olanlara Allah'tan rahmet, gazilere sağlık ve afiyet diliyorum. Aynı zamanda mücadeleye devam edenlere de dua ediyorum ki Allah onları muvaffak etsin.

Bu süreçte belki dikkatten kaçan ama en ilginç çıkışı Bülent Arınç yaptı. Eski TBMM Başkanı Bülent Arınç, 13. Kocaeli Kitap Fuarı'nda bir söyleşiye katılıyor ve şu ifadeleri dile getiriyor: 

“Her defasında da onlara söylüyorum yanlışlık şurada; Senin ne gücün var? Senin gıdanı bile dışarıdan gönderiyoruz, senin teknik aletlerini, ihtiyaçlarını dışarıdan karşılıyoruz. Sen 2 tane uydurma füze atıyorsun, İsrail'de sinek vızıltısı gibi geliyor ama onlar diyor ki ‘Hamas bize hücum etti’, senin başına bomba yağdırıyor. Sana olan oluyor ve sen onlara haklılık payı kazandırıyorsun. Niye bunu yapıyorsun? Burada çıkarımız ne bizim? Dinlemiyorlar" 

Açıkçası üslup haricinde fikirlerini benimsediğimi belirtmeliyim. Üstten bakan bir üslup seziliyor konuşmada ancak bunu artık söz sahibi olmamasına bağlıyorum. Söylediklerinin ülkemizi bağlayıcı olabileceğini düşünse belki bu şekilde konuşmazdı. Bununla birilkte üslubu bir tarafa bırakırsak benim kanaatimce de Hamas'ın girişitiği bu son hamlenin zamansız ve yanlış bir strateji olduğudur.

Peki şimdi vakti değilse o vakit ne zamandır diye sorulabilir. Bunu cevaplayabilmek de zor. Fakat şunu ifade edebilirim ki, Beşşar Esed'in sadece Suriye iç hadisesinin bir parçası olmadığı, El-Sisi'nin sadece Mısır'ın bir iç hadisesi olmadığı çok açık bir şekilde anlaşılıyor. İslam alemi için başta Filistin meselesi olmak üzere problemli alanların tüm çözüm yollarının Türkiye'den geçtiğini söylemek belki abartılı bir yorum olabilir ama İtiihad-ı İslam'ın elzem olduğunu söylemek hiç de abartılı olmayacaktır. "Vakit" işte o zamandır.