CHP etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
CHP etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

13 Ekim 2023

Cumhurbaşkanlığı Hükumet Sistemi

Türk siyasi hayatında özellikle 15 Temmuz darbe girişimi sonrasında gerçekleşen anayasa değişikliği ile ciddi bir dönüşüm yaşanıyor. İçinde yaşadığımız süreç ilerleyen yıllarda Türk siyasi hayatını araştıranlar tarafından tam da bu şekilde değerlendirilecektir diye düşünüyorum.

Bilindiği üzere ülkemizde uzun yıllar parlamenter sistem uygulanmıştır. Ancak parlamenter sistem Turgut Özal'ın da Süleyman Demirel'in de ve daha bir çok iktidar olmuş sair siyasetçilerin de üzerlerine dar gelen bir kıyafet olmuştur. Nitekim özellikle isimlerini saydığım siyasetçiler açıkça başkanlık sistemini arzu ettiklerini zaman zaman dile getirmişlerdir.

Türkiye'nin Parlamenter Sistemden ayrılıp Cumhurbaşkanlığı Hükumet Sistemini (CHS) benimsemesi kanaatimce fevkalade yerinde bir seçim olmuştur. Elbette eksik kalan yönleri olacaktır ve eminim ki bunlar zamanla düzene girecektir. Bunun yanında sayılabilecek bir dizi olumlu özellikleri de var. Benim bugün değinmek istediğim işte bu özelliklerinden bir tanesi olacak.

Bazıları kutuplaşma olarak görse de benim tam aksine çok sesliliğin tabana yayılmasına vesile olacağını düşündüğüm ittifaklar, CHS'nin belki de en olumlu yanlarından biri olmuştur. Zira geçmiş dönemde liderlik potansiyeli olan birileri kendine bir parti kuruyorken bugün de aynısını yapmakla birlikte bir başka liderin yanında yer almak zorunda kalıyor. Bu durum liderlerin cumhurbaşkanı olabilmek için daha çok kişiyi kucaklamasını, daha çok düşünceye değer vermesini ve diğer liderlere fark atmasını sağlayacak sair değerleri elde etmeye ve onları kaybetmemeye çalışmasını gerektirecektir. Bu esasen geçmiş dönemde %3-5 oy alarak kayba uğrayan liderlerin gün yüzüne çıkmasına ve siyasi ittifaklar içi bir yarışın doğmasına sebep olacaktır.

Bu durumu en iyi açıklayan somut ve güncel örnek İyi Parti ile CHP arasında cereyan edegelen atışmalardır. Bir taraf ittifak fikrine sıcak bakmıyorken diğer taraf ısrarla ittifak olunması gerektiğini düşünüyor. Aslında her iki taraf da biliyor ki, ittifak olmadıklarında bir iddiaları kalmıyor. İşte tam da bu nedenle, her iki tarafın aşırılıklardan uzaklaşmasını sağlayacak, birbirlerine karşı mecburi bir yumuşama yaşatacak, müzakere zeminini oluşturacak bu tartışmalar CHS'nin pozitif yönlerini gösterecektir.

CHS henüz yeni bir sistem ve zamanla kök saldığında eminim çok sesliliğin daha da canlandığını ve tabanın istekleri dikkate alınarak şekillenen bir siyasetin ortaya çıktığını göreceğiz. Ümitliyim.