Hopa yolculuğumda karşılaştıklarım "laz olmak bu mu acaba?" diye düşündürdü. Bir kaçını sayayım;
- Dönüş uçağımın 19:55'te olduğunu söylediğim laz, "tamam, o uçak 20:30'da kalkacak demektir. Yetişirsin sen, hiç merak etme" diye ısrar etti.
- Hopa'dan Trabzon'a dönerken otobüste film koydu laz muavin. Benim ilgimi çekmeyen bir filmdi ve sesimi çıkarmadım ama onlarca yolcu yaklaşık yarım saat sessiz film seyrettiler.
- Rize'den geçerken bir şey dikkatimi çekti; otobüs duraklarının reklam panoları otobüsün geleceği istikamete konulmuştu. Bir anda acaba Rize'de trafik akış yönü farklı mı diye düşündüm.
- 25 kuruşkuk gazete için 1 lira uzattım bakkala, bana 1,25 lira iade etti.
yazınız bana iki yıl evvel birlikte kaldığım şahin kardeşimi anımsattı.
YanıtlaSil*çay demleyip getirdi; fakat demlikten bardaklarımıza çay dolduralım dediğimizde baktık tertemiz kaynamış su. meğer bizimki çayı demlik yerine çaydan-nlığa çay koymuş demliğe de sadece suyu.
*evde umumi temizlik vardı şahin'e de banyo düştü. kardeş hemen banyoya girdi. çıktığında baktım banyoda bir temizlik yapılmamış. meğer bizimki banyoya girip kendini temizlemiş ama banyoyu unutmuş.
*dilbilgisinde bir konuda tezata düştük ben de türkçe öğretmeni olduğum halde bana inanmayınca ben de kitaptan delil gosterdim ama şahin inatla aynı şeyi söylüyordu:"ama bizim hoca öyle demedi."
ve şahin trabzon'un araklı ilçesindendi.sevgilerle şahinciğim...
lazlarla ilgili bir de hac hatırası bilyorum, yaşanmış bir hatıra. hacda kalabalık bir odada yanyana yatmış bizim laz hacılar. yatarken birinin bacağı kaşınıyor, kaşıyor kaşıyor geçmiyor. meğer kendi bacağımı kaşıyorum diye yanındakinin bacağını kaşıyormuş bizim laz hacı.
YanıtlaSilbir yere gidince insana "yediklerin içtiklerin sana kalsın bize gezip gördüklerini anlat derler"
YanıtlaSilsizde pek bi güzel anlatmışsınız ama nedense üslubunuz hiç hoş gelmedi.
Hopa küçük bir yer olabilir, binlerce caddeleri olmayabilir ama şunu söylemek istiyorum.
dünyanın binbir türlü yerinden, çok çeşitli dinlerden binlerce insan Karadenize o dediğiniz yerlere gelirken, pek çoğu da gelmeye can atarken, geldiğinde hayran kalıp tekrar tekrar gelmek isterken sizin gelipte böyle yazmanız biraz değişik geldi bana.
siz istanbul'da yaşıyorsunuz ve her köşe başında ayyuka çıkmış olan ahlaki çöküntüyü bu kadar bilirken Hopa' daki ahlaki çöküntü mü dikkatinizi çekti onca yeşillik arasında.ya da bunu bahsetmenin gereği neydi.
neyse bunuda geçiyorum.
-uçak meselesinde size rotar yapar demek istemiştir o laz.
-sizin ilginizi çekmeyen bir film olabiir.zaten herkesin ilgisine göre konulmuyor o filmler hepimizin bildiği gibi.pekala diğer yolcularda sizin gibi düşünmüş olamaz mı?
-pano meselesinide anlamadım açıkçası.ama öyle yaptıklarına göre vardır bir bildikleri.üstelik rizede yaşayan insanların hepsi de laz değildir.kaç türlü insan yaşıyor orda.laz, hemşin, gürcü ve asıl rizeliler.
-Bakkal o anda dalgın olabilir di öyle vermiş olabilir.yani hepimizin başına gelebilecek sıradan bir olay.
üstelik ben ömrümde sallama çay içmedim hopada.size nasıl rasgeldi hayretlik durum.kolay kolay kimse yapmaz bunu.bir kişinin yaptığını çay diyarı karadeniz e mal etmemek lazım diye düşünüyorum.karadeniz insani caliskan, pratik zekali ve iyi niyetlidir.bunu herkes bilir.keşke böyle şeylerden bahsetmiş olsaydınız da bende hayal kırıklığı yaşamamış olsaydım.
bu arada ben laz değilim.sadece bakış açınız hoşuma gitmedi, hüsn-ü zan ile yaklaşabilirdiniz.Ne demiş atalarımız "güzel bakan, güzel düşünür"
nitekim bir gün yolum hatay'a düşerde gelirsem şayet "geç olsada iyki burası Türk vatanına katılmış" diye düşüneceğim gibi.
bir yere gidince insana "yediklerin içtiklerin sana kalsın bize gezip gördüklerini anlat derler"
YanıtlaSilsizde pek bi güzel anlatmışsınız ama nedense üslubunuz hiç hoş gelmedi.
Hopa küçük bir yer olabilir, binlerce caddeleri olmayabilir ama şunu söylemek istiyorum.
dünyanın binbir türlü yerinden, çok çeşitli dinlerden binlerce insan Karadenize o dediğiniz yerlere gelirken, pek çoğu da gelmeye can atarken, geldiğinde hayran kalıp tekrar tekrar gelmek isterken sizin gelipte böyle yazmanız biraz değişik geldi bana.
siz istanbul'da yaşıyorsunuz ve her köşe başında ayyuka çıkmış olan ahlaki çöküntüyü bu kadar bilirken Hopa' daki ahlaki çöküntü mü dikkatinizi çekti onca yeşillik arasında.ya da bunu bahsetmenin gereği neydi.
neyse bunuda geçiyorum.
-uçak meselesinde size rotar yapar demek istemiştir o laz.
-sizin ilginizi çekmeyen bir film olabiir.zaten herkesin ilgisine göre konulmuyor o filmler hepimizin bildiği gibi.pekala diğer yolcularda sizin gibi düşünmüş olamaz mı?
-pano meselesinide anlamadım açıkçası.ama öyle yaptıklarına göre vardır bir bildikleri.üstelik rizede yaşayan insanların hepsi de laz değildir.kaç türlü insan yaşıyor orda.laz, hemşin, gürcü ve asıl rizeliler.
-Bakkal o anda dalgın olabilir di öyle vermiş olabilir.yani hepimizin başına gelebilecek sıradan bir olay.
üstelik ben ömrümde sallama çay içmedim hopada.size nasıl rasgeldi hayretlik durum.kolay kolay kimse yapmaz bunu.bir kişinin yaptığını çay diyarı karadeniz e mal etmemek lazım diye düşünüyorum.karadeniz insani caliskan, pratik zekali ve iyi niyetlidir.bunu herkes bilir.keşke böyle şeylerden bahsetmiş olsaydınız da bende hayal kırıklığı yaşamamış olsaydım.
bu arada ben laz değilim.sadece bakış açınız hoşuma gitmedi, hüsn-ü zan ile yaklaşabilirdiniz.Ne demiş atalarımız "güzel bakan, güzel düşünür"
nitekim bir gün yolum hatay'a düşerde gelirsem şayet "geç olsada iyki burası Türk vatanına katılmış" diye düşüneceğim gibi.
açık söylemek gerekirse özellikle son iki yazımı bu kadar ciddiye almaya gerek var mıydı diye düşündüm ama madem bu şekilde bir itiraz söz konusu, izahat getirmek gerekiyor galiba;
YanıtlaSilbirincisi, hopa'nın küçüklüğü ile ilgili bir beğenmezliğim söz konusu değil, aksine küçük yerleri seviyorum. benim anlatmak istediğim sadece coğrafi yapısı idi. şehrin küçük olmasının nedeninin hemen dağ başlıyor demekle dağlardan kaynaklandığını dolayısı ile de coğrafi yapısını anlatmış olduğum aşikar.
ikincisi, oraya gitmek için ben de can attım, gitmeyip başka bir arkadaşı da gönderebilirdim ama çok görmeyi istediğim yerlerdi ve gittim gördüm ve sevdim. bu konuda da ön yargı ile yaklaşmışsınız.
üçüncüsü, "neyse bunu da geçiyorum" dediğiniz konu kanaatimce gayet önemli bir konu. ben gezip gördüğüm yerlerde genelde insanların zaten bildikleri konuları değil, gittiklerinde karşılaşabilecekleri halleri dile getiriyorum. mesela ben şimdi sadece hopa'ya gideceksem ailemle gidip kalmam. kimseye de kalmasını tavsiye etmem. doğu karadenizin yeşilliğini herkes biliyor. o konuda yazı ile anlatabileceğim bir şey yoktu. fotoğraf makinem yanımda olsaydı o konuyu özellikle vurgulardım eminim ama makinem de yanımda olmayınca fotoğraf çekemedim.
istanbulda ahlaki çöküntü olduğu kadar tam tersi ahlaki yükseliş de var. bulursunuz bunu, ararsanız. ancak türkiyenin tek ödp'li belediye başkanının olduğu hopa'daki ahlaki çöküntüyü sadece ben değil, gittiğimde görüştüğüm oranın en üst seviyedeki idari ve adli makamların sahipleri dile getiriyor. kabul edelim ya da etmeyelim bu hopa'nın bir gerçeği ve dikkat çeken bir özelliği ise ben de bunu burda yazarım, kimse kusura bakmasın.
lazlarla ilgili yazdığım 4 konuyu da sadece gülmek için yazmış olduğumu, bunları genelleştiremeyeceğimizi, bakkalın 50 kuruş yerine 1 lirayı yanlışlıkla uzattığını, lazın uçakla ilgili yorumu bir lazın yapabileceği kadar bir türkün bir arabın da yapabileceğini, pano meselesinin ise rizenin içinden geçerken gördüğüm bir veya iki otobüs durağına ait olduğunu, film konusunda da insanların ne düşündüklerini ne sizin ne benim bilemeyeceğimizi tahmin etmenizi beklerdim ama yanılmışım.
sallama çay konusunu genellediğim yönünde hiç bir ima etmişliğim yok ortada. sadece rastgele bir kafenin yaptığı muameleyi anlattım ben. ve sallama çay konusundaki ilk cümlenizde de adeta beni yalancılıkla itham ediyorsunuz ki, hatret ediyorum, sizi bu kadar kızdıran nedir? laz da değilim diyorsunuz... çok anlam veremedim.
ayrıca lazların çalışkanlığı hakkında sarfettiğim şu cümleyi de okumamışsınız galiba; "Ve buranın insanlarının gayretlerine hayret ettim, gıpta ettim; dağ yamacında zor şartlarda 100 metrekarelik alanlara çay ektiklerini gördüğümde memleketim Hatay'da yüzlerce dönümlük düz arazilerde atıl bırakılan onlarca dönümlük kısımları hatırladım."
son olarak, hatay konusu; hatay zaten her zaman türk vatanıydı. bu vurgunuzla hatayın türk olmadığı vurgusunu yapmaya çalışıyorsanız o ayrı...
bu kadar basit bir konuda bu kadar ağır bir yorum yazmaya gerek yoktu bence. ya çok ciddi bir şekilde bir yerinize dokunmuş bu yazı ya da birilerinin dolduruşuna gelmişsinizdir diye düşünüyorum. ve hayret ve teesüflerimi bildiriyorum.
ALi bey, gereksiz polemiklere girmeyeceğim şimdi.zaten şu son yorumunuzda da girmemem gerektiğini bir kez daha anlamış oldum.üstelik basit dediğiniz bu konu bir kitleyi hedef alıyor.
YanıtlaSilKi zaten benim asıl anlatmak istediğimi göz ardı etmişsiniz.Benim tepki verdiğim sizin uslubunuzdu yoksa pekala böyle şeyler olabilir.hele ki son yorumunuzda hala uslubunuzu değiştirmeyip aynı şekilde cevap vermeniz beni bir kez daha şaşırttı.
"ya çok ciddi bir şekilde bir yerinize dokunmuş bu yazı ya da birilerinin dolduruşuna gelmişsinizdir "
bu nasıl bir ifade şekli olabilir hele ki bir bayana.böyle çirkin bir ifade sizin gibi bir beyefendiye hiç yakışmıyor.ama merak ediyorsanız söyleyeyim, evet dokundu, yazdıklarınız değil söyleyiş tarzınız. laz olmadığımı da bunun için belirtmiştim.yani "yaram yok gocunmuyorum".ama hoşuma gitmeyen bir şey olduğunda da ben onu yara yaparım.birilerinin dolduruşuna geldiğimi söylemeniz ise tam bir facia.
demek siz beni hiç tanıyamamışsınız.Beni kendi düşüncelerimi söyleyemeyecek, ifade edemeyecek, yazamayacak biri olarak mı görüyorsunuz anlamıyorum ki?kimsenin dolduruşuna gelecek kadar çocuk ruhlu değilim korkmayın.
üstelik ben yorumu gönderdikten SONRA, bir kaç kişiye daha okuttum acaba ben mi yanlış anlıyorum diye.Ama emin olun okuttuğum kişilerde uslubunuzun hiç güzel olmadığı yönündeydi düşünceleri.
hopalılar bunları okusalardı emin olun çok üzülürlerdi.Ailenizle gidin bir gün emin olun çok güzel karşılarlar sizi.
neyse daha fazla uzatmanın alemi yok.nasıl olsa bir yere varamayacağız.sizin doğrularınız size, benim doğrularımda bana.siz burda avukat değilsiniz bende sanık değilim, burasıda mahkeme değil.
ama şunu bilirim ki "insana neyi eksik diye değil, hala neyi kaybolmamış diye bakmak hikmetin gereğidir"
bloglarda yapılan bu vatan kurtarmavari tartışmalara hep kızmışımdır.sonuçta burda sadece duygu ve düşüncelerimizi paylaşıyoruz, amacımız kimseyi üzmek veya kırmak değil.eminim bütün bloggerlar böyle düşünüyordur.
bende bu tartışmada olmaktan memnun değilim.ama lütfen rica ediyorum, insanlar hakkında yorum yaparken biraz daha dikkatli olalım.
selametle kalınız.
üslup var, üslup var. ben de sizin üslubunuzu beğenmediğim için bu şekilde cevapladım, aynen sizin yorumunuz gibi.
YanıtlaSilmesela "hopa'da 2 gün" yazımı eleştiren bir yorum vardı. "güzel gören, güzel düşünür..." diyordu. eminim siz de okudunuz. ne kadar nazik bir yorumdu değil mi? karşılığında da gayet nazik bir cevap aldı.
eleştirilmez değilim ama bir şeyler ispat etme güdüsü ile de eleştirildiğimi hissedersem burayı mahkemeye, eleştireni sanığa, kendimi de avukata çeviririm.
Burada madem bir mahkeme kurulmuş,avukat sanık v.s ben de kadı olarak olaya el koyayım bari:)Burası şaka tabi şimdi gelelim konuya;
YanıtlaSilAslında konuya müdahil olmak istemedim ama bugünkü her iki yorumuda okuyunca müdahil olmakta fayda mülahaza ettim.
öncelikle zevkle takip ettiğim her iki blogcu arkadaşımıza itidali tavsiye ediyorum.Neticede burası sadece bir blog!!
Son iki yazıyı defaetle okudum.Kabul etmek gerekir ki ali kardeşimizin kendisine has farklı bir üslubu var.Bu da gayet normaldir.Neticede her yiğidin bir yoğurt yiyiş şekli vardır.Beğenen över beğenmeyen eleştirir veya hiç ziyaret dahi etmeyebilir bloğu...
Buna mukabil Suveyda hanımın göstermiş olduğu tepki ve hassasiyeti fazlaca abartılı buluyor hatta ilk yorumunun son parağrafındaki Hatay'la ilgili iğnelemesini de pek yakışık bulmadığımı ifade etme gereğini duyuyorum.Normal bir gezi yazısını bu kadar uzatmanın ve farklı mecralara çekmenin kimseye faydası yoktur.
Ben de daha fazla uzatmayayım ve cezayı keseyim:)
Zevkle takip ettiğim her iki blogcu arkadaşımıza 24 saat süreyle herhangi bir blogda yorum yazmama ve dahi aynı süre içerisinde bloglarına yazı eklememe yasağı getirilmiştir:))Yasağı delenlere ayrıca ceza kesilecektir biline:)
Şuandan itibaren blog ajanlarım takipte olacaklar dikkatinize:)
Not:Her iki arkadaşımızın hoşgörüsüne sığınarak bu satırları yazdım biline!!
Aman burdan kaçayım.
YanıtlaSilOrtalık toz duman olmuş;pek tekin yere benzemiyor.
pekala, iyi duruşmalar size.
YanıtlaSilben beraat ediyorum bu adaletsiz mahkemeden.
suveyda hopalı mı acaba? :) ne bu şiddet ne bu celal? bizim laz komşularımız vardı, her şeye alınırlardı, temel fıkralarını bile anlatamazdık yanlarında. bence çocukça bir yaklaşım. her yerde gülen ve güldüren yorumlar yazan birinin bu yorumu yazmış olabileceğini aklım almadı pek.
YanıtlaSilbayanların hassas olduğunu biliyorum. yorum yapanların içinde suveyde hanımdan başka bayan olmadğını farkettim. sanıyorum suveyde hanım hopalı ya da hopa'yla ciddi bir bağı var. ve yine sanıyorum suveyde hanım yerinde başka bir bayan da olsa bu yazıyı, bu kadar olmasa da, bu şekilde değerlendirecekti.
YanıtlaSilsuveda hanım ben bır hopalı ve laz oncellıkle tesekkur edıyorum ...lazlar yıllardır ınsanların beynıne komık ,aklı 12 den sonra calışan ınsanlar grubu olarak ayrılıyor bunu hemen hemen herkes bılır ama uzuldugum nokta bızım hakkımızda tek bıldıklerı bu ...bu bılınen sacmalık yıllardır bızım ıyı yonlerımızı kapatmış...ayrıca bılınmeyen en buyuk nokta ıse ınsanların samsun dan sonrasını laz olarak gormesı ,laz dıye tabır edılen toplum bızız rızenın ardesen ilçesinden sonra başlayan ınsan toplulukları ...hatta hepsi bıle değil bu topluluğun içinde sizinde dedıgınız gıbı gurcusu,hemşinlisi,rızelisi ,yeri geldiğinde kürdü bıle bulunmakta ve bız o kadar zekı ınsanlarızki bunca ayrı kulturle ,dille,aynı yerde yaşamayı başarabılıyoruz ...ali bey e gelince insallah yolunuz tekrar bızım o taraflara düşer ve bırkerede benım mısafır olursunuz o zaman size lazların nasıl parlak zekalı ınsanlar olduğunu gosterme gıbı bır şansım olabılır ...ayrıca hep düşünüyorum ama bır turlu anlam veremıyorum ulkeyı bolmeye çalışan kürtlere kımse dıl uzatamazken kendı halınde yaşayan benım ınsanımdan ne ıstersınız...ulkede eğlenecek,konuşacak bu kadar çok şey varken benım ınsanımın yaptığı ufak dil hatları ,yaptığı yanlış hesaplar mı sızı eğlendırıyor ???vah memleketımın ınsanları vah...
YanıtlaSilAli bey kusura bakmayın ama doğruyu yazmak gerekirse,suveyda kardeşe hak verdim.yazınız gerçekten anlamsız.zira bende karadenizli değilim,ama eşim trabzonlu ve çok çalışkan ve zekiler.canınız sıkıldı herhalde ne yazayım diye çok düşünmüşsünüz.bu yazı size hiç yakışmadı..
YanıtlaSil