Önce adli teşkilattan başlayalım. Geçen hafta elimde dilekçemle hakimin odasına geçtim. Talebim hakimin biraz yabancı kaldığı bir konu oldu sanırım, bana oturmamı rica etti ve dilekçeyi benimle birlikte mütalaa etmeye başladı. Önüne bir kitap aldı, fihristinden ilgili konunun geçtiği sayfayı buldu, okudu ve müzakere etti. Bu süreç yaklaşık 10 dakika sürdü. Neticesinde ilgili notlarını dilekçemin altına yazdı ve kaleme kaydı için havale etti.
Bir çok hakim böyle durumda ne yazık ki anlattığım hakim gibi davranamıyor. Çünkü bunu kendilerine yakıştıramıyorlar. Yakıştıramamalarının nedeni ise hakim olduklarından her şeyi bilmeleri gerektiği kanaatinde olmaları. Bir avukatın karşısında konuyu bilmiyor durumuna düşmek ayıp geliyor galiba onlara. O hakimlerin neler yaptığını biz biliyoruz ancak yukarıda anlattığım hakim de açık bir şekilde bunu benimle paylaştı. Ben onu yaptığı davranıştan dolayı tebrik ettim. Teşekkür ettim. O da bunun üzerine diğer hakimlerin ne yaptığını söyledi; "avukat bey, biraz dışarıda bekleyin ben sizi çağıracağım" diyerek avukatı dışarı çıkartır ve bir başka hakimi arayarak sorar dedi. Bu bizce de bilinen bir şey zaten ama işte bunu yapan hakimler bilmediğimizi düşünüyorlar.
Bilmemek ayıp değil, hele de hukuk gibi uçsuz bucaksız bir alanda gayet normaldir. Bu durumu örtbas etmek gayesi ile avukata yapılan muamele (dışarı çıkmasını istemek) daha ayıp oluyor aslında. Hiç kimse -hakimler de, savcılar da, avukatlar da- her şeyi bilmek zorunda değildir. Fakat bilmesi gerektiği halde açıp okumuyorsa, muhatabı ile müzakereden çekiniyorsa ayıp olan budur.
İkinci güzel bir örnek de Fatih Vatan Caddesinde bulunan Hürrem Çavuş Camii. Bu caminin mimarisi ayrı bir konu esasında. Benim bu cami ile ilgili vereceğim örnek imamıyla ilgili. Yaklaşık 6-7 senedir zaman zaman gittiğim bir cami Hürrem Çavuş. Caminin içi ve dışı tertemiz. Lavabolarını kullanmadığım için o konuda bir fikrim yok. Cami temizliğinde önemli bir kriter lavaboların temizliği. Fakat iç ve çevre temizliği ile yeterli puanı alıyor Hürrem Çavuş. İmamın gayreti sayesinde oluyor bunlar. En son Cuma Namazı için üst kata çıktım. Cami içini görmeyen üst kata iki dev ekran konularak vaaz ve hutbeyi izleme imkanı sunulmuş. Bu bile başlı başına güzel bir düşünce, anlayış. Yukarıdaki linkten camiye ulaşım imkanlarını öğrenebilrsiniz. Gezin ve imamın arkasında bir namaz kılın derim.
Bir çok hakim böyle durumda ne yazık ki anlattığım hakim gibi davranamıyor. Çünkü bunu kendilerine yakıştıramıyorlar. Yakıştıramamalarının nedeni ise hakim olduklarından her şeyi bilmeleri gerektiği kanaatinde olmaları. Bir avukatın karşısında konuyu bilmiyor durumuna düşmek ayıp geliyor galiba onlara. O hakimlerin neler yaptığını biz biliyoruz ancak yukarıda anlattığım hakim de açık bir şekilde bunu benimle paylaştı. Ben onu yaptığı davranıştan dolayı tebrik ettim. Teşekkür ettim. O da bunun üzerine diğer hakimlerin ne yaptığını söyledi; "avukat bey, biraz dışarıda bekleyin ben sizi çağıracağım" diyerek avukatı dışarı çıkartır ve bir başka hakimi arayarak sorar dedi. Bu bizce de bilinen bir şey zaten ama işte bunu yapan hakimler bilmediğimizi düşünüyorlar.
Bilmemek ayıp değil, hele de hukuk gibi uçsuz bucaksız bir alanda gayet normaldir. Bu durumu örtbas etmek gayesi ile avukata yapılan muamele (dışarı çıkmasını istemek) daha ayıp oluyor aslında. Hiç kimse -hakimler de, savcılar da, avukatlar da- her şeyi bilmek zorunda değildir. Fakat bilmesi gerektiği halde açıp okumuyorsa, muhatabı ile müzakereden çekiniyorsa ayıp olan budur.
İkinci güzel bir örnek de Fatih Vatan Caddesinde bulunan Hürrem Çavuş Camii. Bu caminin mimarisi ayrı bir konu esasında. Benim bu cami ile ilgili vereceğim örnek imamıyla ilgili. Yaklaşık 6-7 senedir zaman zaman gittiğim bir cami Hürrem Çavuş. Caminin içi ve dışı tertemiz. Lavabolarını kullanmadığım için o konuda bir fikrim yok. Cami temizliğinde önemli bir kriter lavaboların temizliği. Fakat iç ve çevre temizliği ile yeterli puanı alıyor Hürrem Çavuş. İmamın gayreti sayesinde oluyor bunlar. En son Cuma Namazı için üst kata çıktım. Cami içini görmeyen üst kata iki dev ekran konularak vaaz ve hutbeyi izleme imkanı sunulmuş. Bu bile başlı başına güzel bir düşünce, anlayış. Yukarıdaki linkten camiye ulaşım imkanlarını öğrenebilrsiniz. Gezin ve imamın arkasında bir namaz kılın derim.
Ali Yahya kardeşim ,hukukun kurallarını siz daha iyi bilirsiniz bir yorum yapamıyacağım,bu konuda ALLAH size kolaylık versin....
YanıtlaSilYayınladıgınız camiye insallah gidecegim tesekkürler......
ALALAHA emanet olun kardeşim
@mihriye sultan; duanıza amin diyorum. yorumunuz için teşekkür ediyorum.
YanıtlaSilafedersiniz ,yazım hatası kahya, yahya olmus :(
YanıtlaSilEvet Ali Bey
YanıtlaSilBüyüklüğün şeni tevazudur
Bizler ne kadar çok şey bildiğimizi sanıyorsak ta; tam aksine çok daha fazlasını, kıyaslanmayacak kadar fazlasını da bilimiyoruz
Zaten bilmekte imkansız...
Bilemekte gerekmez...
Ama işte bu bilinmeyenler bazen karşı taraf ne der gibi düşüncelerle komplekslere girilerek çeşitli başka sebeplerle birleşerek nefislere kabul ettirilemiyor ve traji komik durumlara düşülüyor
İşte senin hakimin bütün bunları aşmış ve büyük bir insanmış
Böyle insanlar tebrik edilir
Ne mutlu sana İstanbulun o güzelim tarihi ve manevi havasını teneffüs edip bizimle de paylaşıyorsun
ARO teşekkür ederim
Kalbi selamlar
@mihriye sultan; önemli değil, düzeltmişsiniz işte, sağolun.
YanıtlaSil@mehmet abi; çok halısınız mehmet abi, güzel yorumlamışsınız. teşekkür ederim.