Eğitim hayatımda sadece bir defa kopya çektim. Lise son sınıfta hiç sevmediğim Biyoloji dersinde, arkadaşlarımın hazırladığı küçük kopya kağıtları ile yapmaya kalkıştım bu işi. Sınav öncesinde arkadaşlarımdan beni de görmelerini(!) istemiştim. Onlar da sağolsunlar beni ihmal etmediler. Fakat o zamana kadar kopya çekmemiş biri olarak o küçük kağıtların elime geçmesi ile yüzümün hangi renklerle boyandığını kestirmek güç değil. Hoca, anında fark etmişti. Tabi ben de anında yere atmıştım o notları. Kasti olmamakla beraber ayağımın altına almışım, bu yüzden hoca suç unsurunu hemen bulamayınca sınıf içinde gözleri benim üzerimde olduğu halde bir tur attı. Bu sırada ayağım hareket etmiş olmalı ki, suç unsuru ortaya çıkmıştı. Hoca da yanıma yaklaştı, sınav kağıdımı ve yerdeki küçük not(kopya) kağıdını aldı. Hoca şaşırmıştı çünkü okulda genel olarak başarılı bilinen bir öğrenciden beklemediği bir hareketti. Sınıf dışı edildim.
Not: Yüz kızartıcı suçlarımı(!) açıklamaya aklıma geldikçe devam edeceğim.
Bu dunyada hic birsey sakli ve gizli kalmiyor..
YanıtlaSilDemek uzman olmak gerekiyormuş kopya çekmek için.
YanıtlaSilBen de bir kez kopya çekecektim böyle;ama hocanın yaklaştığını görünce çaktırmadan arkadaşımın cebine koymuştum.Tabii kopya onda çıkınca ben kurtulmuştum.Arkadaşımsa bana pis pis bakmıştı.
:-)
Bence pis pis bakılmakla çok ucuz kurtulmuşsun;-)
YanıtlaSilüniversiteden aklımda kalan bilgiler genelde kopya hazırlarken edindiklerim. Kopyanın sanatsal ve sportif yönlerinin olduğunu düşünüyorum. ayrıca öğreici de bir faaliyet.
YanıtlaSilyahu fatih, seni talebelerin de okuyor, dikkat et :)
YanıtlaSil