12 Kasım 2010

Bayram

Eskiden en güzel giysileri bayramlarda alınırdı çocukların.

Eskiden birçok aile bayramda yerdi eti.

Eskiden lunaparklar bayramlarda kurulurdu mahalle aralarında.

Eskiden en güzel yemekler ancak bayramlarda yenilebilirdi.

Eskiden bayramlarda gazeteler çıkmaz ve böylece siyaset konuşulmazdı.

Eskiden bayramlarda sahillere değil aile büyüklerine ziyarete gidilirdi.

Bu liste uzatılabilir.

Şimdi çocuklar her daim bizim çocukluğumuzda ancak bayramlarda giyebildiğimiz giysileri giyiyorlar. Artık et pahalandığı için sadece sözünü ediyoruz ama yine marketlere hücum edip etleri alıyoruz. Lunaparklar sadece bayramlarda değil, en cazip halleri ile her zaman yanıbaşımızdalar, hatta bilgisayar oyunları lunaparklara da ihtiyaç bırakmıyor. En güzel yemekleri bayramlarda yemek yerine bayramlarda yeme içme yerine tatlıları yiyoruz, çünkü kurbanlarımızı artık biz kesmiyoruz, hayır hasenat dağıtıyoruz(!). Siyasilerin bayram mesajları var artık gazetelerde ama sadece mesaj halka veriliyor, kendileri o mesajların muhatapları değiller sanki. Bayramlar 9 gün olsun da vizesiz ülkelerden birinde tatil yapalım diyoruz.

Hepinize iyi bayramlar dileği ile ben aile büyüklerimi ziyarete gidiyorum, müsaadenizle...

3 Kasım 2010

Hayrettin Karaman Hoca'dan güzel tespitler

Dün akşam Karaman Hoca TRT Haber kanalında bir programa konuk olmuş.Hassas bir konuda gerçekten yerinde ve delilli bir izahatta bulunmuş. Çok zaman aklıma geliyor, kaleme almak istiyor olmamam rağmen konunun hassasiyeti, kendi konumum ve daha birçok nedenden dolayı değinemediğim bir konuya böyle bir referansla değinebilmek iyi oldu. Ne ben yorulayım, ne şimşekleri üzerime çekeyim. Buyurun size ilgili açıklamaların linki; "Açıktan daha cazip başörtülü 'giyinmiş çıplaklar' var!"

28 Ekim 2010

Osmanlı bozgunu bitiyor mu?

Başlığın sonuna sadece soru ekini ekledim ve size sunuyorum. Her zamanki gibi güzel bir yazı kaleme almış Engin Ardıç. 

Esasen benim için bu yazısında en çok hoşuma giden kısım bundan 6 ay önce kaleme aldığım bir düşüncemi destekler mahiyetteki cümlesi idi. O yazımın linki burada. Engin Ardıç işte bu yazımdaki düşüncemi şu cümlesi ile dile getirmiş;
"Osmanlı bozgunu bitmektedir!
İlk kez "bu kadar para kazanan" Anadolu'nun güveni yerine gelmiştir. (Ligin puan durumuna bakın bakalım, bu özgüven futbola nasıl yansımış?)"
Yine o yazımdaki tabuların yıkıldığına dair cümlemi destekleyen bir kaç çarpıcı cümlesi de şöyle Engin Ardıç'ın;
"Bir yandan "biz büyük milletiz" övüncü, öte yandan "biz adam olmayız" yerinmesi...
Aşağılık kompleksi "daha ziyade" aydınlarda gözleniyordu tabii.
Bazı şaşkınlar cumhuriyetin bittiğini ileri sürüyorlar.
Hayır, cumhuriyet asıl şimdi yerine oturuyor. Biten, yanlış yolda yürütülmüş bir ara rejimdir.
Cumhuriyetin "temel kazanımları" korunacak, "köpüğü" alınacaktır."
Siz en iyisi yukarıda verdiğim linkten yazının tamamını okuyun.