28 Haziran 2006

Teşekkür

Antep'ten baklava mı isterdiniz? Ya da Urfa'dan çiğköfte? Yoksa Adana'dan acılı mı? Belki de Maraş'tan dondurma isterdik... Veya biraz daha Orta Anadolu'dan, Çorum'dan leblebi mi? Gönen'den pirinç? Akşehir'den napolyon kiraz?

Hatay'dan künefe? Malatya'dan kayısı?

Hayır hayır, ben hiç birini istemezdim bunun kadar! Kayısı Malatay'dan değil ama işte bu fotoğrafını gördüğümüz Hatay'daki babamın ektiği ağaçtan, elleri ile topladığı, tamamen organik kayısılar sabahın sürprizi oldu.

27 Haziran 2006

Seyahat Edin, Sıhhat Bulun!

Uzun zaman olmuş, özlemişim, arkadaşlarımla bir araya gelip sabah ezanlarına kadar ilmi, siyasi, hukuki, dini, ictimai ne kadar konu varsa hepsini tek tek masaya yatırıp enine boyuna konuşmayı…




Hafta sonu bir arkadaşımla birlikte iki arkadaşımızı ziyarete gittik Bandırma’ya. Hem arkadaş, hem deniz, hem yeşil… hepsi bir araya gelince doyumsuz oldu. “Seyahat edin sıhhat bulun” hadisini de hakka’l yakin yaşadığımı hissettim. Yaklaşık bir aydır devam eden genzimdeki akıntı ve öksürük biraz da tuzlu suyun etkisi ile olsa gerek kesildi. Kafamın dinlenmiş olması da ayrı tabi...


Bu iki fotoğraf haritanın üst tarafında gördüğümüz Erdek ve Bandırma körfezlerinin kesiştiği tepeden körfezlerin görüntüsü. Üstteki Bandırma Körfezi, alttaki Erdek Körfezi.
Bu da Edincik'ten harabeye dönmüş cumbalı bir ev. Erdek'e bağlı bir kasaba olan Edincik yukarıdaki iki körfeze nazır bir tepede kurulmuş, zeytinlikler arasında kaybolmuş, şirin mi şirin bir kasaba.
Her yer buram buram tarih kokuyor aynı zamanda.
Ve az öncesinde yüzdüğümüz yerin yukarıdan manzarası...
Erdek'te dizilmiş tekneler ve şanlı bayrak...

23 Haziran 2006

Tabir

Eskilerin tabirlerine bayılıyorum. Kızdıkları kişilere bile dua ediyorlar; "işi rast gelesice..."

Ne kadar güzel!