Türkiye her yönüyle gariplikler ülkesi. Adeta, bir türlü yönünü çizememiş bir görüntü sergilemekte. İnsanıyla, siyasetçisiyle, gazetecisiyle; velhasıl her kesimiyle böyle.
Yasama, yürütme ve yargı birbirinden bağımsız üç temel güçtür sloganı hakim oldu her daim. Demokrasinin güvencesi bu idi. Birbirinden bağımsız olmaları ve birbirlerini denetlemeleri kuvvetler dengesini oluşturuyordu. Medya da "tarafsız gözetleme ve eleştirme kurumu" olarak ne güzel bir polisti. Oysa durum böyle mi işledi bugüne kadar? Hayır.
1990‘lı yıllarda bir takım siyasetçiler yargı vasıtasıyla hapishanelere girerken ortalık bu medya tarafından alkış seslerine boğuluyordu. Bugün ise aynı medya tarafından bu yargı sistemi aşırı biçimde eleştiriliyor ve siyasallaştığı vurgulanıyor. Yargı aynı yargı, medya aynı medya, ama hükümet edenler farklı.
Yoksa siyasallaşan yargı filan değil de,tamamıyla bağımsız olması gereken medya kuruluşları mı? Demek sorun medyada. Yargıya brifingler verilirken siyasallaşma yoktu da, şimdi brifing verenleri soruşturmak isteyince mi siyasallaşma mevzubahis oluyor. Sakın bu iflah olunmaz "siyalaşma" bir takım insanların kısır bakış açılarına endeksli beyinlerinde yaşıyor olmasın ?
Bu ülkeye yazık ediyorlar ilkesi bozuk insanlar!..
Tuğrul CENKER
Yasama, yürütme ve yargı birbirinden bağımsız üç temel güçtür sloganı hakim oldu her daim. Demokrasinin güvencesi bu idi. Birbirinden bağımsız olmaları ve birbirlerini denetlemeleri kuvvetler dengesini oluşturuyordu. Medya da "tarafsız gözetleme ve eleştirme kurumu" olarak ne güzel bir polisti. Oysa durum böyle mi işledi bugüne kadar? Hayır.
1990‘lı yıllarda bir takım siyasetçiler yargı vasıtasıyla hapishanelere girerken ortalık bu medya tarafından alkış seslerine boğuluyordu. Bugün ise aynı medya tarafından bu yargı sistemi aşırı biçimde eleştiriliyor ve siyasallaştığı vurgulanıyor. Yargı aynı yargı, medya aynı medya, ama hükümet edenler farklı.
Yoksa siyasallaşan yargı filan değil de,tamamıyla bağımsız olması gereken medya kuruluşları mı? Demek sorun medyada. Yargıya brifingler verilirken siyasallaşma yoktu da, şimdi brifing verenleri soruşturmak isteyince mi siyasallaşma mevzubahis oluyor. Sakın bu iflah olunmaz "siyalaşma" bir takım insanların kısır bakış açılarına endeksli beyinlerinde yaşıyor olmasın ?
Bu ülkeye yazık ediyorlar ilkesi bozuk insanlar!..
Tuğrul CENKER
yazınız ve özellikle de tespitleriniz için teşekkür ederim. ne yazık ki sizin de ifade ettiğinzi üzere ülkmeizde her alanda çifte standartlar hakim.
YanıtlaSildüzelemsi ümidi ile...
yazılarınızla bizi bilgilendirdiğiniz için teşekkurler... siyasetle fazla iştigalim olmadığından ve siz de genelde siyasi yazacagınızdan içeriği dolgun yorumlar yazamayacagım... ama sunu da soylemeden geçemeyecegim: hiç mi ümid verici bişey olmuyo şu memlekette ki bizler hep özellikle de siyasetle iştigal eden dostlarımızdan ümitsizlik verici malumatlar alıyoruz. -edib-
YanıtlaSilÜmid verici çok şeyler oluyor bu memlekette.Ama temel unsur eğitimden geçtiği için,zaman içerisinde o tezgahtan geçip gelen siyasetçiler de,inşaallah müspet malumatlar da vereceklerdir.Bundan endişeye mahal yoktur.Vakıa,zaten o müspet malumatlar da nice zamandır dağarcıklardadır.Elbette her şey birden bire düzelmiyor.
YanıtlaSiltuğrul cenker beyin yoğun olduğunu tanıtım yazımızda ifade etmiştik. söz konusu yoğunluğundan dolayı olsa gerek yorumlar için bir değerlendirmede bulunamadı. onun adına tüm yorum yapan arkadaşlara ben teşekkür ederim.
YanıtlaSil