26 Ağustos 2010

Toz kalkmasına karşı ilginç çözüm

Özellikle dağlık ve kırsal alanlarda yolculuk edenler bilirler, ev sahipleri evlerinin önlerine kasis yaparlar ki yoldan geçen araçların evlerini toza boğmalarını engellemek için. Tabi oradan ilk defa geçen biri için bu durum bazen sıkıntı oluşturur. Hızı yüksek olan sürücü için tehlike oluşturur. Haberde ise bir vatandaş güzel bir çözüm bulmuş. Ancak sürdürülebilirliliği nedir bilemem. Muhtemelen sürücüler bir süre sonra yeni bir aktivite bekleyeceklerdir.

Toz kalkmasına karşı ilginç çözüm - ZAMAN GAZETESİ

20 Ağustos 2010

Avukat oldu nitekim!

Son zamanlarda siyasi ağırlıklı yazılar yazmamın ya da bir başka yönüyle blogun ilk zamanlarındaki konuları yazamamamın elbette çeşitli nedenleri var. Bunların başında şüphesiz o tarihlerde tek yaşıyorken şimdi evli ve 2 çocuk babası olmamdır. Vakit ayırmam gereken kişi ve iş sayısı zamanla artıyor. Bu da haliyle sadece gündeme ilişkin konularda yazabilmeme neden oluyor.

Bir önceki yazıma yorum yapan ziyaretçilerimden gelen tepkileri de göz önünde bulundurarak bu defa farklı bir konuda yazayım dedim ve bir anekdotumu paylaşmak istedim.
Yerel mahkemede kazandığım bir davayı karşı taraf temyiz ederek dosyanın Yargıtay'a gönderilmesini istedi. Ancak bu arada araya giren birileri vasıtası ile anlaşma sağlandı ve vekil sıfatımızla ben ve karşı tarafın avukatı bir araya gelip bir mutabakat imzaladık ve davayı kendi aramızda halletmiş olduk.

Her şey bu noktadan sonra başladı, avukat kimliğini cebinde taşıyan zat dosyanın esasında bu şekilde sonlandırılmış olmasının bizim lehimize olduğunu, zira kendisinin dosyayı Yargıtay'da incelediğini, üye hakimlerden birinin dosyaya küçük notlar iliştirdiğini (gerçekten de hakimlerin genelde yaptıkları bir uygulamadır), bu notlarda kararın bozulması yönünde görüşlerin bulunduğunu gördüğünü belirtti. Bu sözleri karşısında avukat beye sadece şapkamı çıkardım ve ayrıldım. Çünkü dosyanın henüz Yargıtay'a gönderilmediğini, dosyanın yerel mahkemede küçük bir eksikliğin giderilmesini beklediğini söylesem adamcağızın düşeceği duruma acıdım. Hem dosyadan bihaber olacaksın, hem de teferruatlı bir senaryo çizeceksin, üstelik bunu karşındaki meslektaşına - tabir-i avamla - hava atmak için yapacaksın. Ayıp yahu!

15 Ağustos 2010

Fehmi Koru'dan Destek

Komplo Teorisi başlıklı yazıma kimseden bir destek veya yorum gelmese de Fehmi Koru'nun da benzer düşüncelerde olduğunu görünce teorimi yabana atmamam gerektiğine kanaat getirdim.

İşte Fehmi Koru'nun ilgili cümlesi;

"Yürüttüğü kampanyanın söylemi ve seçtiği üslup yüzünden kendisinin 'değişimci' yönü tam anlaşılmadan sahneden çekilmek zorunda kalabilir CHP'nin yeni genel başkanı. Belki kendisini birdenbire genel başkanlık koltuğunda bulmasını sağlayanların amacı da budur: Değişimin CHP'ye fazla bir şey kazandırmayacağını ispatlamak.."

Yazının tamamı için lütfen burayı tıklayın.